Hangi ilaçlardan sonra kahve içmemeliyiz?

harvard-universitesinden-yeni-arastirma-her-gun-kahve-tuketmek-yaslanmayi-yavaslatiyor-jsjr

Kahve bazı ilaçlarla etkileşime girerek etkilerini azaltabilir ya da yan etki riskini artırabilir. Peki hangi ilaçlardan sonra kahve içmemeliyiz? Güvenli kalmak için neler yapılmalı?

Birçoğumuz için gün, ilk kahvemizi içmeden başlamıyor. Hem rahatlatıcı hem enerji verici olan kahve, dünyanın en çok tüketilen içeceklerinden biri. Ancak sabah kahveniz zararsız gibi görünse de, bazı ilaçlarla etkileşime girerek etkilerini azaltabilir ya da yan etki riskini artırabilir.

Soğuk algınlığı ilaçlarından antidepresanlara kadar kafeinin vücut üzerindeki etkisi, sadece kısa süreli bir enerji artışından çok daha fazlasını kapsıyor. Çayda da kafein bulunur ancak kahve kadar yüksek miktarlarda değildir ve insanları aynı şekilde etkilemez.

İşte The Independent’ın haberine göre kahvenin ilaçlarınızla nasıl etkileşime girdiğine ve güvenli kalmanın yollarına dair bilmeniz gerekenler:

1. Soğuk algınlığı ve grip ilaçları

Kafein bir uyarıcıdır ve merkezi sinir sistemini hızlandırır. Soğuk algınlığı ilaçlarındaki bir dekonjestan olan psödoefedrin de bir uyarıcıdır. İkisi bir arada alındığında etkiler artarak çarpıntı, huzursuzluk, baş ağrısı ve uykusuzluk gibi yan etkilere yol açabilir.

Birçok soğuk algınlığı ilacı zaten ek kafein içerir ve bu riskleri daha da yükseltir. Araştırmalar, kafein ve psödoefedrinin birlikte alınmasının kan şekerini ve vücut ısısını yükseltebileceğini, bunun özellikle diyabetliler için önemli olduğunu gösteriyor.

Benzer şekilde, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) için kullanılan amfetaminler veya astım tedavisinde kullanılan teofilin de kafeinle aynı kimyasal yapıya sahiptir. Bu ilaçlarla birlikte kafein tüketimi, hızlı kalp atışı ve uyku bozukluğu gibi yan etkileri artırabilir.

2. Tiroid ilaçları

Hipotiroidi tedavisinde standart olarak kullanılan levotiroksin, zamanlamaya son derece duyarlıdır ve sabah kahveniz bu süreci bozabilir. Çalışmalar, levotiroksin alındıktan kısa süre sonra kahve içmenin ilacın emilimini yüzde 50’ye kadar azaltabildiğini gösteriyor.

Kafein bağırsak hareketlerini hızlandırarak ilacın emilme süresini kısaltır, ayrıca midede bağlanarak vücuda geçişini zorlaştırabilir. Bu da ilacın biyoyararlanımını düşürür ve kana daha az ulaşmasına neden olur. Bu etki, tablet formunda daha belirginken sıvı formlarda daha az görülür. Emilim bozulursa yorgunluk, kilo alma ve kabızlık gibi hipotiroidi belirtileri ilaç düzenli alınsa da geri dönebilir.

Aynı zamanlama kuralı, alendronat ve risedronat gibi osteoporoz ilaçlarında da geçerlidir. Bu ilaçlar da aç karnına ve yiyecek veya içecekten 30–60 dakika önce alınmalıdır.

3. Antidepresanlar ve antipsikotikler

Kafeinin ruh sağlığı ilaçlarıyla etkileşimi daha karmaşık olabilir. Depresyon, anksiyete ve diğer psikiyatrik hastalıkların tedavisinde yaygın kullanılan seçici serotonin geri alım inhibitörleri (SSRI) kafeinle midede bağlanarak emilimin azalmasına ve etkinliğin düşmesine yol açabilir.

Amitriptilin ve imipramin gibi trisiklik antidepresanlar (TCA), beyindeki nörotransmitter düzeylerini etkileyerek çalışan eski tip ilaçlardır. Daha fazla yan etki ve doz aşımı riski nedeniyle günümüzde SSRI’lar kadar yaygın kullanılmazlar.

TCA’lar, kafeini de parçalayan CYP1A2 adlı karaciğer enzimi tarafından metabolize edilir. İki madde arasındaki rekabet ilacın yıkımını yavaşlatabilir, yan etkileri artırabilir veya kafeinin vücutta daha uzun süre kalmasına yol açarak kişiyi daha gergin ve uyanık hissettirebilir.

Aynı enzimle parçalanan bir antipsikotik olan klozapin için yapılan bir araştırma, günde iki üç fincan kahvenin kandaki klozapin seviyelerini yüzde 97’ye kadar artırabildiğini gösterdi. Bu da uyku hali, kafa karışıklığı veya daha ciddi komplikasyon riskini yükseltebilir.

4. Ağrı kesiciler

Aspirin veya parasetamol içeren bazı reçetesiz ağrı kesiciler ek kafein barındırır. Kahve, mide boşalmasını hızlandırıp mide asiditesini artırarak bu ilaçların emilimini hızlandırabilir. Aspirin gibi bazı ilaçlarda bu durum ilacın daha çabuk etki etmesini sağlasa da mide tahrişi veya kanama riskini de artırabilir.

Her ne kadar ciddi vakalar bildirilmemiş olsa da, özellikle başka kafein kaynaklarıyla birlikte kullanırken dikkatli olunması öneriliyor.

5. Kalp ilaçları

Kafein, kan basıncı ve kalp atış hızını geçici olarak yükseltebilir. Bu etki genellikle 3–4 saat sürer.

Kan basıncını düşüren veya düzensiz kalp atışlarını düzenleyen ilaçlar kullanan kişilerde bu durum ilacın etkisini azaltabilir. Bu, kalp hastalarının tamamen kahveden uzak durması gerektiği anlamına gelmez; ancak semptomlarını izlemeleri ve gerekirse kafeini azaltmaları veya kafeinsiz kahveye geçmeleri tavsiye edilir.

Ne yapabilirsiniz?

Kahve günlük rutininizin bir parçası olabilir ama aynı zamanda vücudun ilaçları nasıl işlediğini etkileyen güçlü bir kimyasal bileşiktir. İşte etkileşimleri önlemenin yolları:

  • Levotiroksin veya bifosfonatları aç karnına suyla alın ve kahve içmeden ya da kahvaltı etmeden önce 30–60 dakika bekleyin.
  • Soğuk algınlığı ilaçları, astım tedavileri ve DEHB ilaçlarında kafeinin yan etkileri artırabileceğini unutmayın.
  • Antidepresan, antipsikotik veya tansiyon ilacı kullanıyorsanız kafein alışkanlıklarınızı doktorunuzla görüşün.
  • Huzursuzluk, uykusuzluk veya çarpıntı gibi yan etkiler yaşıyorsanız kafein alımını azaltmayı veya kafeinsiz seçenekleri düşünün.
  • Herkes kafeini farklı metabolize eder, kimileri üç fincandan sonra bile sorun yaşamazken, bazıları bir fincandan sonra yan etki görebilir. Vücudunuzun tepkilerine dikkat edin ve bir şey anormal gelirse eczacınız veya doktorunuza danışın.

İlacınız ve kahvenizin uyumlu olup olmadığından emin değilseniz, eczacınıza veya doktorunuza sorun. Kısa bir görüşme, haftalar sürecek yan etkilerden veya tedavi etkinliğinin düşmesinden sizi koruyabilir ve kahvenizin tadını gönül rahatlığıyla çıkarmanıza yardımcı olabilir.